Girişimci kadın tropikal meyve ‘pitaya’yı serada yetiştiriyor

Zeynep Yiğit, kent merkezinde hayatını sürdürürken, bir mühlet evvel Adapazarı’nın Kayrancık Mahallesi’ne taşınarak köy hayatı yaşamaya karar verdi.

Tarıma yönelen ve internette zerzevat yetiştirmek için cet tohumu ararken ejder meyvesi (pitaya) ile karşılaşan Yiğit, eşi ile Mersin’e giderek araştırma yaptı.

Akdeniz Bölgesi’nden 2019 yılında getirdiği yaklaşık 150 pitaya fidesini bahçesindeki küçük serada toprakla buluşturan Yiğit, 7-8 ay bu bitkilerin yetişmesi için uğraş verdi.

Fidelerin olgunlaşmasıyla 320 metrekarelik serada üretime devam eden Yiğit, birinci meyveyi geçen yıl temmuz ayında kısmından kopardı.

Üretimin birinci yılında 150 kilogram randıman elde eden Yiğit, meyveleri iç pazarda tüketicilerle buluşturdu.

Kendi imkanları ve ailesinin takviyesiyle oluşturduğu serasını 2 dönüme çıkararak 3 yıl içerisinde 6 ton üretim gerçekleştirmeyi hedefleyen Yiğit, eserlerini ihraç etmek istiyor.

– “Köye taşınmadan evvel domates bile ekmemiştim”

Zeynep Yiğit, AA muhabirine, köy yumurtasını seven kızı için tavuk ve koyun beslemeye başladıklarını, bunun için kentten ilçeye gidip gelmek güç olunca köy hayatı yaşamaya karar verdiklerini söyledi.

Zerzevat ekmeye karar verdiğini, cet tohumu araştırırken pitaya ile karşılaştığını belirten Yiğit, meyve hakkında araştırma yaptığını ve eşiyle Mersin’e giderek seraları incelediklerini, fide aldıklarını kaydetti.

“Köye taşınmadan evvel domates bile ekmemiştim.” diyen Yiğit, bu üretimi yapmaktan duyduğu memnuniyeti belirtti.

Yiğit, “Seranın yarısından birçok benim kendi yetiştirdiğim fidelerim. Geçen temmuz ayından bu vakte kadar 150 kilogram kadar meyve aldım. Ejder meyveleri 3 yıldan sonra randımana geçiyor. Bu 3 yıldan sonra tek ağaçta yılda yaklaşık 30 kilogram kadar meyve amacımız var.” sözlerini kullandı.

Meyveyi yetiştirirken yaşadıkları zorluklara da değinen Yiğit, şunları kaydetti:

“Sakarya’da kış aylarında don ve buzlanma yaşıyoruz. Geceden sabah 06.00’ya kadar soba yakıyoruz. 2 aydan fazla soba yakıyoruz. Seranın gece sıcaklığını yaz-kış 15 derecede tutabilirsem bütün yıl boyunca meyve alabilirim. Bunun haricinde geceleri kalkmak sıkıntı oluyor. 2 saatte bir odun atıyoruz sobaya. Hava soğuk oluyor. Uykusuzluk çekiyoruz lakin meyveleri gördükçe daha azimli çalışmaya başladık. Her meyve bizim için bir mutluluktu. Tomurcuk gördüğümüz anda bile keyifli oluyoruz. Bu meyvenin burada yetişmiş olmasının memnunluğu var üzerimizde.”

– Serayı 2 dönüme çıkarma amacı

Üretimi büyütmeyi hedeflediklerini anlatan Yiğit, “2 dönüm kadar sera yapma planımız var. Yurt dışına eser gönderen arkadaşlarımız var. İnşallah biz de bu kervana katılırız, ihracata başlarız diye düşünüyorum. Ticari emelle başlamamıştık fakat iş bu kadar büyüdü.” diye konuştu.

Kendisine takviye veren ailesine teşekkür eden Yiğit, bahçesinde ayrıyeten altın çilek, avokado, kivano, Meksika domatesi üzere farklı eserlerin üretimi için de denemeler yaptığını ve muvaffakiyet sağladığını kelamlarına ekledi.